Sıradan bir gündü. Odamdan çıktım. Uzun koridoru duvardaki lambrilere parmaklarımın uçlarını sürterek yürüdüm, büyük iki kanatlı ve camlı salon kapısından içeri girdim. Sol taraftaki kütüphaneye yöneldim. Boyumun yetmediği üst rafları görebilmek için taburenin üzerine çıktım. Gözlerim soldan sağa, sağdan sola bir kaç kez taradı rafları. Ve sonunda bir kitabın sırtına takılı kaldı. Belki de sırf… Okumaya devam et Kadının Adı Var